Nişanlılığı Sonlandıran Haller
Nişanlılık hukuki ilişkisi aşağıda belirteceğimiz sebeplerle sona ermektedir. Yeni Medeni Kanunu’muzda nişanlılığı sona erdiren haller ayrıca belirtilmemiş ancak 122’nci maddede “…nişanlılık evlenme dışındaki bir sebeple sona ererse…” demekle yetinilmiştir.
- Evlenme Hali
Nişanlılık bir evlilik vaadi sözleşmesi olması mahiyeti düşünüldüğünde bu sözleşmenin evlenmenin gerçekleşmesi ile sonlanması asıl olandır. Ancak nişanlılardan birisinin bir başkası ile evlenmiş olması da nişanlılığı sona erdirir nitekim burada önceki nişanı örtülü olarak bozulduğu anlamı taşımaktadır.
- Ölüm veya Gaiplik Hali
Nişanlılardan birisinin ölmesi veya hakkında gaiplik kararı verilmiş olması halinde nişanlılık kendiliğinden ortadan kalkar.
- Çifte Nişanlanma Hali
Nişanlılardan birisi mevcut ilk nişanlısından başka bir kimse ile nişanlanırsa bu sebepten ötürü ilk nişanlanma kendiliğinden sona erecektir. İkinci nişanlanma ile kimse önceki nişanlanmadan cayarak nişanı bozmuş olduğu ortaya çıkmaktadır.
- Bozucu Şartın Gerçekleşmesi Hali
Önceki makalelerimizde belirtildiği üzere nişanlanma evliliğin aksine şarta bağlı olarak yapılabilir. Nişanlanma akdinde belirlenen şart gerçekleşmesi halinde ise nişanlılık kendiliğinden ortadan kalkar. Örneğin, nişanlanan kişi yurt dışında bir üniversitede eğitim hakkı kazanması halinde nişanı sonlandıracağını ve yurt dışına çıkacağını belirtmiş ise burada bozucu şart gerçekleşmesi halinde nişanlılık kendiliğinden son bulacaktır.
- Kesin Bir Evlenme Engelinin Ortaya Çıkması Hali
Kesin evlenme engelleri önceki makalelerimizde belirtilmiştir, kısaca nişanlanmadan sonra kesin evlenme engeli hali ortaya çıkarsa nişanlılık kendiliğinden ortadan kalkacaktır. Örneğin nişanlılardan birisinin ayırt etme gücünü sürekli olarak kaybetmesi veya evlenmeye engel olacak derecede yakın kan ve kayın hısmı olduğu sonradan anlaşılır ise nişanlanmanın devamında evlenme imkânsız olacağından nişanlılık kendiliğinden ortadan kalkar.
- İmkânsızlık Halleri
Nişanlanmadan sonra evlenmenin imkânsız olacağı bir halin zuhur etmesi gerekmektedir. Örneğin nişanlılardan birisinin Türk Medeni Kanunu’nun 40’ıncı maddesine uygun olarak cinsiyet değiştirmesi ve hukukumuzda evlenmenin ancak farklı cinsten kişiler tarafından yapılması gerektiğinden evlilik açısından hukuken imkânsızlık hali ortaya çıkmaktadır.
- Anlaşma Hali
Nişanlılığın başlamasında herhangi bir şekli şart olmadığı gibi nişanlılığın sona ermesinde de herhangi bir şekli şart olmaksızın anlaşma ile sona erdirilebilir.
- İrade Bozukluğu Halleri
Nişanlanan kişinin iç iradesi ile dış dünyadaki iradesi arasında uyumsuzluk hali mevcut ise iradenin bozulduğunun anlaşılması gerekmektedir. İrade bozulması yanılma, aldatma veya korkutma sebebiyle olabilir. Bu sebeplerle iradesi bozulmuş kişi iradesinin sakatlanmış olmasını sebep olarak göstererek tek yanlı bir açıklama ile nişanı sonlandırabilecektir.
- Tek Yanlı Dönme Hali
Nişanlanma sözleşmesi sebebiyle kimsenin evlenmeye zorlanamayacağı çok açıktır, taraflardan birisi istediği zaman yalnızca irade açıklaması ile nişanlanmayı bozabilir. Nişanı bozan tarafın hiçbir sebep göstermek zorunda olmadığını burada zikretmek yerindedir. Ancak haklı neden olmaksızın nişanı sonlandırmış tarafın bu irade açıklamasının hukuki sonuçlarına katlanacağını söylemeliyiz. Küçük veya kısıtlı her ne kadar da nişanlanmak için yasal temsilcinin rızasına ihtiyaç duyuyor ise de nişandan dönme tek taraflı bir hukuki işlem ve kişisel haklardan olması sebebiyle tek yanlı dönmenin hukuki sonuç doğurması yasal temsilcinin iznine ihtiyaç duymamaktadır.
Diğer Yazılar
Yazar